Harbour Airlines, tüm deniz uçaklarını elektrikli motora çeviriyor

Harbour Airlines adlı deniz uçağı şirketi, filosundaki 41 uçağın motorlarını elektrikli motorlarla değiştirme kararı aldığını açıkladı.

Kanada’nın Vancouver şehrinde bulunan Harbour Air adlı deniz uçağı işletmecisi, tüm filosunu elektrikli hale getirme kararı aldı.

Dünyanın en büyük deniz uçağı şirketlerinden biri olan Harbour Air’in böyle bir karar alması, elektrikli havayolu seyahatinin artık gerçek bir seçenek haline gelmeye başladığını gösteriyor.

Havacılık sektörünün elektrikli ulaşıma geçmenin mali avantaj sağlayacağını düşünmesi, bu alanda bir eşiğin aşıldığının göstergesi.

Harbour Air, filosundaki de Hacilland Beaver, Otter, Twin Otter uçaklarını ve Cessna Caravan tipi bir uçağına elektrikli motor takacak.

Toplamda 41 adet uçağa takılacak motorlar etkinliği artırırken bakım maliyetini de düşürecek. Şu anda havayolu şirketi yılda 500 bin yolcu taşıyor.

Şirketin Seattle, Vancouver ve bölgedeki diğer şehirler arasında uçuşları bulunuyor. Şirket Vancouver Adası’na da yolcu taşıyor.

“İçten yanmalı motorların modası geçti”

Vancouver Sun gazetesine konuşan şirketin kurucusu ve CEO’su Greg McDougall, “Düşündüğünüzde, bu ulaşımın elektrikli itki gücüne doğru evriminin göstergesi. İçten yanmalı motorların artık daha fazla geliştirilmesine uğraşmaya gerek yok. Gelecek tamamen elektrikli” dedi.

Bunu yapmak için Harbour Air’in magniX adlı şirketle çalışması gerekecek. Şirket 750 beygir gücüne sahip elektrikli motorlar ve bunları bir saat boyunca çalıştıracak bataryalar üretiyor.

Harbour Air’in bütün uçuşları 30 dakikadan kısa olduğu için elektrikli uçuş şirket için ideal bir yöntem. Eski uçaklara yeni teknolojiyi yerleştirerek şirket ürünlerin yaşam süresini de artırıyor.

Ekonomik açıdan bakıldığında, bir uçağın motorunu yenisiyle değiştirmekle elektrikli motora çevirmek arasında bir fark yok. Üstelik elektrikli motorlar çok daha az bakıma ihtiyaç duyuyor.

İçten yanmalı motorların her 2500-3000 saatlik kullanımdan sonra yeniden inşa edilmesi gerekiyor.

Neticede, havada bir değişim rüzgarı olduğunu söyleyebiliriz. Bir şirket elektrikli ulaşımın daha ekonomik olduğuna karar verdiği andan itibaren geri dönüş olması pek mümkün değil.

Harbour Air, elektrikli hava ulaşımının geldiği noktayı göstermek açısından büyük bir örnek olacak gibi duruyor.